BB- GÜL- ATALAY – TETİKÇİ GAZETECİLER

BB, Gezi olayları öncesi %58’e yakın oyla halk tarafından seçilen güçlü bir lider olarak CB olmayı planlıyordu.Gül devre dışı bırakılmıştı. BB sonrası iki başlı plan mücadele içindeydi. Akdoğan üzerinden desteklenen N.Kurtulmuş ve B.Atalay tarafından desteklenen H.Fidan.

Akdoğan, A.Gül ve partinin ağır abilerini bertaraf edip BB’ye biat eden Kurtulmuş’un partinin başına geçişine zemin hazırlamıştı. AKP içinde oyun kurallarını belirleyen B.Atalay’ı devre dışı bıraktıklarını düşünmeleri en büyük hataları oldu. Atalay sabırla bekledi.

Plan işleseydi BB, cumburbaşkanı olacak ona biat eden Kurtulmuş başbakanlığa getirilecek bütün yetkiler Erdoğan’da olacaktı. Üç dönem kuralından ötürü partideki ağır abiler pasifize olacak, Gül emekliliğe gönderilecek Atalay ve ekibi oyun dışında kalacaktı.

Yolsuzluk operasyonuyla bütün planlar alt üst oldu. Aylardır BB tarafından dikkate alınmayan Gül süreçteki duruşuyla yeniden devreye girdi. A.Gül’ün haz etmediği Akdoğan ve Kurtulmuş ekibi gözde ekipken Atalay’ında devreye girmesiyle 17 Aralık’tan sonra bitirildiler.

BB, cumhurbaşkanı olursa Gül’ün kademeli olarak başbakanlığa geçişi konuşulan en kuvvetli seçenek olsa da Atalay, planından vazgeçmeyecek. BB, Milli Görüş geleneğinin akıl hocalarına Kurtulmuş’u başbakan yapacağına söz vererek partiye almıştı. Artık bu ihtimal imkansız.

Ağır abiler ve Gül, Atalay ve Fidan, Akdoğan ve Kurtulmuş olmak üzere üç başlı bir karmaşa BB’nin cumhurbaşkanlığına adaylığını bekliyor.  Parti içindeki karmaşa 4 ay önce yoktu. Yolsuzlukların ortaya çıkmasıyla doğru düşünebilme melekelerini kaybettiler. Sıkıntıları büyük.

Seçimden bugüne BB’nin yüzü hiç gülmedi. Aldığı oyların sahtekarlık oranını en iyi o biliyor. Danışmanlar, birbirlerinin kuyusunu kazıyor.  Mevcut yolsuzluk dosyalarının sıkıntısı bir yana, yeni davalar ve dosyalar açılır mı diye ödleri kopuyor. Erdoğan Rejimi ateş çemberinde.

İlk günlerde sevinç çığlıkları atan ve yüzlerinden gülücük eksik olmayan tetikçi gazetecilerden zeki olanlar durumun farkına varıyor. Siyasal İslamcılık yapan Erdoğan Rejimi’nin yaman savunucuları diğer gazetecileri ‘rüzgar gazetecileri’ diye gözden çıkardı bile.

Hakan Albayrakgiller, BB’nin etrafındaki milletvekillerinden ve gazetecilerden kendi geleneğinden gelmeyenleri elemesini bekliyor. Kısa zaman sonra rüzgar gazetecileri ve İslamcılık geleneğinden gelenler, menfaat çatışması yaşayacak. Makam savaşları başladı.

Mehmet Metiner gibi vekillerin bakan olmak için çırpındığı ve Erdoğan’ı muhakemesiz savunduğu bir partinin perde ardını varın düşünün. Günlerdir yazıyorum. Menfaatperest, güç zehirlenmesi yaşayan Erdoğan Rejimi savunucuları kendi sonlarını birbirlerine düşerek getirecekler.

Herkes bir şey olmayacakmış gibi hesap yapsın. Beyefendi ülkeyi terk ettiğinde bugünün savunucuları ardından en ağır küfürleri edecek.

Yorum bırakın